Serotonin Açlığı Nedir? Nasıl Anlaşılır ve Nasıl Çözümlenir?
  1. Anasayfa
  2. Genel

Serotonin Açlığı Nedir? Nasıl Anlaşılır ve Nasıl Çözümlenir?

Serotonin seviyesi ciddi derecede düşük olan bireyler, serotonin in beynimizin kimyası için önemine en iyi örnek verilebilen kişilerdir.

0

Serotonin Açlığı Nedir? Nasıl Anlaşılır ve Nasıl Çözümlenir?

Serotonin Nedir?

Serotonin, birçok zihinsel ve fiziksel açıdan ciddi öneme sahip bir beyin kimyasalı olarak adlandırılır.

Huzur olarak adlandırdığımız bu madde, bizlerin sakinleşmesine, rahatlamasına ve cesaretlenmesine yardımcı olarak vücudumuzda etki açısından yerini alır.

Serotoninin Hayatımızdaki Yeri;

Yüksek seviye serotonin, iyimser ve mutlu olmamıza yardımcı olur. Düşük seviyedeki serotonin ise hayatımızdaki herhangi bir hedefi başarmamız konusunda bizim kaygılı ve kötümser düşünüp hissetmemize, korkmamıza sebep olur.

Serotonin Açlığı’nın Hayatımızdaki Yeri;

serotoninhormonu

Serotonin seviyesi ciddi derecede düşük olan bireyler, serotonin in beynimizin kimyası için önemine en iyi örnek verilebilen kişilerdir. Geçmişlerinde kötü olaylar ve durumlar ile karşılaşan bireylerin serotonin seviyesinin çok düşük olduğu açıklanmıştır.

İntihar kavramı adı altında yapılan davranışlar da serotonin maddesinin düşük olduğu ile bağdaştırılmıştır.

Serotonin miktarının düşük olduğu bazı ciddiyeti daha az durumlar da vardır. Obsesif-kompülsif bozukluk, kronik hastalıkların birkaçı (kronik ağrı, kronik sindirim sorunları), cinsel sorunlar, insomnia (uyku bozuklukları), migren ve yeme bozuklukları ile ilişkilendirilir.

Serotonin Açlığı Çektiğimizi Görmek İçin Yardımcı Olabilecek Bazı Sorular;

  1. Sakinlik, huzur veya sessizlik açısından yeterli verim alamadığınızı hissediyor musunuz?
  2. Üzüldüğünüzde veya rahatlamak açısından birisine sarılmak veya yardım almak gibi davranışlarda bulunuyor musunuz?
  3. Canınız çay, alkol, sigara gibi içecek veya maddeleri çekiyor mu?
  4. Kendinizi kötü hissettiğinizde canınız karbonhidrat, şeker açısından zengin olan yiyecekleri istiyor mu? (rahatlatıcı, insanı gevşeten özelliklere sahiptirler.)
  5. Her şeyin yerli yerinde, kontrol dışınızda olmaması sizi rahatsız ediyor mu?
  6. Diğer insanlara karşı kendinizi yetersiz hissediyor musunuz?
  7. Kendinizi sorguluyor ve koyduğunuz hedeflerinizi gerçekleştirecek kadar yeterli görüyor musunuz?
  8. Yalnızlık çekiyor musunuz?
  9. Kendiniz olmaktan çıkıyor, insanların sizi kabul etmesine inandığınız şekilde mi davranıyorsunuz?
  10. Kolayca irkilip, korkabiliyor musunuz?
  11. Baş ağrılarınız şiddetli mi?
  12. Herhangi bir hastalığa yakalandığınızda onu abartıyor musunuz? (ölümcül bir hastalığa yakalandım gibi).
  13. Gereğinden fazla mı hareketlisiniz? Otururken kıpırdama ve durma eyleminden rahatsız olma gibi.
  14. Sürekli tedirgin misiniz?
  15. Her şeyin kötü gideceğine mi inanıyorsunuz?
  16. Değişim yaşamak kötü hissettiriyor mu?
  17. Sakinleştirici, ağrı kesici vb. İlaçları doktor tavsiyesi dışında anormal bir şekilde tüketiyor musunuz?
  18. Uyuşturucu vb. Kötü maddeleri kullanıyor musunuz?
  19. Uykusuzluk çekiyor musunuz?

Soruların çoğuna evet yanıtını verdiyseniz, serotonin seviyeniz normalden az demektir ve yükseltmek için her şeyi yapmanız gerekebilir.

Normalden düşük seviyeli serotonin; depresyon, anksiyete ve özgüven yetersizliği gibi problemlere yol açar. Serotonin sadece beynimiz için değil, vücudumuz için de ciddi bir hayati önem taşımaktadır.

Serotoninin İlişkilendirildiği Bazı Yerler;

Serotonin başka bir alanda, kardiyovasküler sistemimizde de aktif rol oynamaktadır. Kanın pıhtılaşması ve bu sayede yaraların kapanmasına yardımcı olan pıhtı hücrelerimizi kontrol etme görevini üstlenir.

Raynaud hastalığı ve hipertansiyon ile de ilişkilendirilir.

Sindirim eylemi, çoğunluğu karın bölgesinde üretilen serotonine dayanmaktadır. Serotonin, karın kaslarının yiyecekleri mide ve bağırsak kanalından rahatça geçebilmesi için büzüşmesine yardım eder.

Bunlara bakılarak düşük serotonin ise hassas bağırsak sendromu gibi daha bir çok sindirim problemleriyle bağdaştırılabilir.

Serotonini Nasıl Sağlıklı Hale Getirebiliriz?

Serotonin seviyesinin düşüklüğünde kendimizi rahatlatmak için karbonhidratlı ve şekerli besinleri daha çok tüketme eğilimine gireriz. Ancak beynimizin kendisine ait salgıladığı bu maddenin işlevini bozmuş olduğumuzun farkına varamıyoruz.

Beynimiz, serotonin maddesini aktif bir şekilde sağlayabilir. Bu da bizim günlük huzur verici olarak yaptığımız eylemlerde bulunmaktadır. (spor, sosyal aktiviteler vs.)

Beynimiz bu yönden sağlayabildiği serotonin maddesini yüksek şeker ve karbonhidrat içeren besinlerden sağlamaya başlayınca kimya yapısı bozulmaya başlamaktadır.

Devamında ise kendisi bu maddeyi salgılamak yerine karbonhidrat ve şeker den karşılamaya çalışır. Böylelikle kendi işlevi bozulmuş olur.

Serotonini arttırmanın en sağlıklı yolu hayatımıza sokabileceğimiz kaliteli aktivite veya eylemlerdir. Bunun yanında şekeri ve karbonhidratlı besinleri daha az tüketmektir.

Sağlıklı serotoninleri hayatınıza kattığınız zaman, serotonin desteği ihtiyacı olarak gördüğünüz yiyeceklerin hayatınızdan yavaş yavaş azaldığını göreceksiniz.

Unutulmaması gereken önemli bir bilgi ise, serotonin ihtiyacı olarak kullanılan şekerli ve karbonhidrat açısından zengin besinler araştırmalara göre beynimizde bağımlılık yapan maddeler ile aynı yerde uyarıldığını göstermiştir.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir